- alakadar
- alâkadar - ilgili; ilişkili
Hukuk Sözlüğü. 2010.
Hukuk Sözlüğü. 2010.
alakadar — sf., Ar. ˁalāḳa + Far. dār İlgili Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller alakadar etmek alakadar olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
alâkadar — (A. F.) [ راد ﻪﻗﻼﻋ ] ilgili, alakalı. ♦ alâkadar etmek ilgilendirmek. ♦ alâkadar olmak ilgilenmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
ALÂKADAR — Alâkalı, münâsebetdar … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
alakadar etmek — ilgilendirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
alakadar olmak — ilgilenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
BEYAZ — Aklık, beyazlık. * Aydınlık. * Yumurta akı. * Müsveddenin temize çekilmesi.(Aynada saçıma baktıkça, beyaz kıllar bana diyorlar: Dikkat et! İşte o beyaz kılların ihtariyle vaziyet tavazzuh etti. Baktım ki; çok güvendiğim ve ezvakına meftun olduğum … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
alakadarlık — is., ğı Alakadar olma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
ilgili — sf. İlgilenmiş olan, ilgisi bulunan, alakalı, alakadar, müteallik Tütün piyasası ile ilgili hesapların bir ucu, yine elindeydi. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
AN-I SEYYALE — Gelip geçici az bir an.(Vacib ül Vücud a intisabını bilen veya intisabı bilinen herbir mevcud, sırr ı vahdetle, Vâcib ül Vücud a mensub bütün mevcudatla münasebetdar olur. Demek her bir şey, o intisab noktasında hadsiz envar ı vücuda mazhar… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
CİHAN-ŞÜMÛL — f. Cihan vüs atinde, dünya çapında, cihanı alâkadar eden. Dünyayı kaplayan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük